KEL İSMAİL


Yorgun argın işten çıkar,
Bezgin bakar Kel İsmail.
Suya sokar kel kafayı,
Her gün yıkar Kel İsmail.

Bir tarak alır eline,
Geçer aynanın önüne.
Özenle bakar keline,
Zevkle tarar Kel İsmail.

Eleştirmen bugünlerde,
Hiç iş yok der şairlerde.
Yazdığım tüm şiirlerde,
Kusur arar Kel İsmail.

Bir sigara tellendirir,
Sorunları dillendirir.
Fikirleri yönlendirir,
Yorum yapar Kel İsmail.

Gazeteyi beleş okur,
İnce eler ve sık dokur.
Kalem elde tıkır tıkır,
Hesap yapar Kel İsmail.

Ona derler eli sıkı,
Para ile sıkı fıkı.
Zam yapılsa çıkmaz gıkı,
Kemer sıkar Kel İsmail.

Benzer olgun bir adama,
Alışıktır zaten zamma.
Yalanı pek sevmez amma,
Ufak atar Kel İsmail.

Salı günü sergi açar,
Zabıtayı görse kaçar.
Müşteriye yalvar yakar,
Ayva satar Kel İsmail.

Az kabadır nazikse de,
Gururludur ezikse de.
Çok uyanık gözükse de,
Biraz saftır Kel İsmail.

O her şeyi fazla bilir,
Bedavaya akıl verir.
Benim için de bir şiir,
Yaz ahbap der Kel İsmail.

Siyasetten pek hoşlanmaz,
Konuşmadan da duramaz.
Onu kimse kandıramaz,
Kül yutmam der Kel İsmail.

Muhaliftir bu aralar,
Lâf yapar, lügat paralar.
Türkiye'de çok parti var,
Üç yeter der Kel İsmail.

Kulak verin dediğine,
Şaşarsınız bildiğine.
Taşı hemen gediğine,
Yerleştirir Kel İsmail.

Komik olur her sohbeti,
Yapar koyun muhabbeti.
Kasaplardan almaz eti,
Keçi keser Kel İsmail.

Fabrikada sabun yapar,
Üretme'ye hipo basar.
Hep koşturur apar topar,
Bir işçidir Kel İsmail.

Bir kısımda çalışırız,
Yirmi yıldır tanışırız.
Şakalaşıp konuşuruz,
Hep ahbap der Kel İsmail.

Çok çalıştı, çabaladı,
Kimseye muhtaç olmadı.
Tepesinde saç kalmadı,
Vay kafam der Kel İsmail.

İsmail'in tek bir derdi,
"Ah bir oğlum olsa!" derdi.
Allah ona üç kız verdi,
"Kader bu!" der Kel İsmail.

Zeki Çağlar

10 Ocak 1996

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Vay kelismail

BU SİTEDE YAYINLANAN ŞİİRLERİN TELİF HAKKI ZEKİ ÇAĞLAR'A AİTTİR.

MÜZİK

Kulaklarımıza hoş gelen ölçülü ve uyumlu seslere müzik denir. Saz, keman, cümbüş, darbuka, klarnet ve piyano vs gibi ögelere de müzik aleti denir. Müzik aletlerinin uyumuyla şarkı veya türkü söyleyen kişiye ses sanatçısı denir.
Eskiden şarkılar ve türküler plaklara kaydediliyor, gramofonlarla dinleniyordu. Sonra da plak çalan pikaplar piyasaya çıktı. Daha sonra teyplerle dinlenebilen kaset devri başladı. En sonunda CD ve MP3 furyası başlayınca kasetlerin papucu dama atıldı. Teknoloji gelişince müzik aletlerini taklit eden orglar çıktı. Cep telefonuyla bile kaliteli videolar çekilmeye başladı.
Ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu tesadüflere bağlıydı. Siz inşaatta harç kararken, tuğla taşırken, demir bağlarken türkü veya şarkı söylersiniz. Sesiniz ne kadar güzel olursa olsun; bir müzik yapımcısının dikkatini çekerseniz ünlü oluyordunuz. Bu da Milli Piyango'da büyük ikramiyenin size çıkması gibi bir şeydi.
Günümüzde ise ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu YouTube'dan geçiyor. Kendinizi şarkı, türkü söylerken videoya çekiyorsunuz ve YouTube'a yüklüyorsunuz. İzlenme sayısında patlama olursa: Ünlü oluyorsunuz.
Düğünlerde şarkı, türkü ve oyun havaları çalan piyanist şantörler bile YouTube sayesinde dünya çapında tanınır oldu.
Ne yazık ki sağlığında değeri bilinmeyen bazı ses sanatçılarımız vefat ettikten sonra YouTube sayesinde ünlü oldu.
Şimdi gelelim esas konuya: Sesiniz çok güzel. Söylediğiniz şarkı veya türkü de güzel. Ama teknik açıdan zayıfsa: Yaptığınız videonun müziği kulakları tırmalar.
Bazı şarkılar, türküler ve onlara ses veren sanatçılar vardır. Bunlar zaman geçtikçe yıllanmış şarap gibi değerlenir. Ama o eserler zamanla aşınır ve o sesi dinlemek zor olur.
Aşınmış eserleri teknik açıdan düzeltmek mümkündür.
İşte bu YouTube kanalı aşınmış eserlerin ses izlerini aslına sadık kalarak onarmaktadır.
Bu YouTube kanalının işi: Kötü olanı iyi, iyi olanı daha iyi, güzel olanı daha güzel yapmaktır.
Teknik açıdan en kaliteli müziği dinlemek, en kaliteli sinema filmini izlemek isterseniz: Lütfen YouTube kanalıma abone olunuz.

YouTube Kanalım İçin Burayı Tıklayın


POPÜLER YAYINLAR


DOST SİTELER

Gitmek istediğiniz sitenin logosuna tıklayınız.











Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı